top of page
Abdulkadir Çelebioğlu

GAYR-I MÜNTEŞİR MEKTUPLAR'DAN NOTLAR - 3 

Gayr-ı Münteşir Mektuplar, Cilt - 2, Hususî Baskı, İstanbul, 2022


Kastamonu Gayr-ı Münteşir


«Madem biz mazlumuz. Madem karşımızda zındıka ve dalâlet var. Bize ilişen zındıkaya yardım çıkar.»

(Gayr-ı Münteşir Mektuplar, Cilt - 2, Kastamonu Gayr-ı Münteşir, s. 908)


«O ihtiyar zâtın itirazı münasebetiyle, İstanbul'un en muteber ve en eski ve en büyük âlimi Ali Rıza, o ihtiyar hocanın itirazı münasebetiyle demiş ki: "Bugün Bediüzzaman’ın Risale-i Nur’u müceddid-i dindir. Onun eserine karşı bir şey denilmez ve dil uzatılmaz. Bizim anlamadığımız rumuzlar vardır. O ihtiyar mu'terizin mütalâası yanlıştır. Bugün bu eserleri tedkik ve tenkid için Bediüzzaman’ın kâ'bında olmak lâzımdır. Bu zamanda o da yoktur." demiş. O mu'terizin itirazını reddetmiş.»

(Gayr-ı Münteşir Mektuplar, Cilt - 2, Kastamonu Gayr-ı Münteşir, s. 912)


«Risalei'n-Nur münasebeti ve cereyanı, güneş gibi bütün cereyanların ve münasebetlerin fevkindedir. Hiçbir şeye tâbi' olamaz. Hakikat-ı Kur'âniye'den başka hiçbir şeye âlet olamaz.»

(Gayr-ı Münteşir Mektuplar, Cilt - 2, Kastamonu Gayr-ı Münteşir, s. 927)


«Hem Risale-in Nur'un dairesi geniştir, darlaştırma. Tâ ki aleyhdarlık fikri talebelere ve muhtaçlara ve siyasetçilere inad girmesin. Çünkü dinsizlerin safında dahi fakat istikbâlde Risalei'n-Nur'un Talebeleri var diye ümid ederiz.»

(Gayr-ı Münteşir Mektuplar, Cilt - 2, Kastamonu Gayr-ı Münteşir, s. 927)


«Rahmetullahi Aleyhi Rahmeten Vâsiaten Meşhur Muğlalı Fetva Emini Ali Rıza Efendi vefatından biraz evvel, en sâdık ve en mahrem talebesi Hoca Mustafa'ya ifşa-i sır nev'inden demiş ki: "Bu son asırda Ümmet-i Muhammediye'ye manevî bir me'mur tayin edilen Risale-i Nur min-indillah manevî büyük bir vazife ile muvazzaftır ve asrın müceddididir." demiş.» [Hoca Mustafa, Hâfız Emin]

(Gayr-ı Münteşir Mektuplar, Cilt - 2, Kastamonu Gayr-ı Münteşir, s. 928)


«Risale-i Nur'un Talebeleri, İhlâs Risalesi'nin düstûrları ile hareket ediyorlar. Birbirinin kusurunu görmüyorlar. Fakat her vakit ihtiyat ve dikkat lâzımdır. Herkese itimad edilmez.»

(Gayr-ı Münteşir Mektuplar, Cilt - 2, Kastamonu Gayr-ı Münteşir, s. 931)


«Vazife-i hizmette kanaat etmek, müşkilpesend olmamak. Yani bu acîb hâlât-ı rûhiyede ve ahlâk bozulması bir zamanda bazı zâtların Risale-i Nur’dan cüz'î istifadelerini kabul etmek. Sâir kusurlarına binâen reddetmemek.»

(Gayr-ı Münteşir Mektuplar, Cilt - 2, Kastamonu Gayr-ı Münteşir, s. 932)


«Eski zamanlarda şahsî birer hidayet edici, birer müceddid her asırda gelmişler. Bu zaman, cemaat zamanı olduğu ve enâniyetin fevkalâde hükmettiği zaman olduğu için, şahsiyetlerin ehemmiyeti hakikat noktasında o kadar yoktur. Yalnız kıymet ve kuvvet, mütesânid cemaatlerden tezâhür eden şahs-ı manevîdedir.»

(Gayr-ı Münteşir Mektuplar, Cilt - 2, Kastamonu Gayr-ı Münteşir, s. 934)


«İstanbul'da maruf vaizlerden ve Risale-i Nur şâkirdlerinden Şemseddin Yeşil'in bir fıkrasıdır.

Ârif-i Hakikî Üstâd Hazretleri!

Ba'de-s selâm ve-t tahiyye huzur ve âfiyetinizi Cenâb-ı Hak'tan niyaz eder, bahr-i umman-ı ehadiyetten Ümmet-i Muhammed'e, âlem-i insaniyete daha bir çok cevâhir-i Rabbânî çıkarmanıza dua ederim. Âsâr-ı Nuriyenizin bir çoğunu okumak nimetine nâil oldum. Hiç şübhe yok ki, bu Nurlar ancak vasıtasız bir ilham-ı Rabbânî nurlarıdır. Ve nefs-i nâtıka-i kâinatın kalbi olan Hazret-i Fahr-i Âlem'in feyz-i nur-u Muhammedîsidir. Cenâb-ı Hak var etsin, kalbinizi kırmasın. İhlâs ile ellerinizden öperim. Bâki Bâki'ye emanet olunuz. Esselâmü Aleyküm.

Daimî Hizmetkârınız

Şemseddin Yeşil»

(Gayr-ı Münteşir Mektuplar, Cilt - 2, Kastamonu Gayr-ı Münteşir, s. 941)


«...Risale-i Nur'un menbaı, üstâdı, esasları, hakikatleri olan Hizb-ül Ekber-i Kur'ânî...»

(Gayr-ı Münteşir Mektuplar, Cilt - 2, Kastamonu Gayr-ı Münteşir, s. 955)


«Hanefî mezhebinde haml mani' değil. Yalnız vaz'-ı haml ile iddet biter. Fakat haml vaktinde talak menhidir.»

(Gayr-ı Münteşir Mektuplar, Cilt - 2, Kastamonu Gayr-ı Münteşir, s. 958)


«Bazı arkadaşların eski zaman kitablarına ve hattâ gazete ve siyaset âlemleriyle alâkadar bulundukları, Üstâdımıza aksetmiş olduğundan hiçbir şeye muhtaç bırakmayan Risale-i Nur hâriçte boş vaktinizi lüzumsuz başka şeylerle zayi' etmenin zararlı olduğunu bilelim. Ve dört el ile mürşidimiz, rehberimiz ve hattâ hâdîmiz bulunan Risale-i Nur’a sarılalım.» [Nazif Çelebi]

(Gayr-ı Münteşir Mektuplar, Cilt - 2, Kastamonu Gayr-ı Münteşir, s. 970)


«Cenâb-ı Hak; iki cihan güneşi, sevgili Peygamberimiz Muhammed Mustafa Sallallahu Aleyhi Vesellem Efendimiz Hazretleri’nin Livaü'l-Hamd Sancağı altında cümlemizi haşr ü neşr eylesin. Âmîn.» [Miralay Mehmed Yümnü Bey]

(Gayr-ı Münteşir Mektuplar, Cilt - 2, Kastamonu Gayr-ı Münteşir, s. 987)


Selam ve dua ile.

Nurani Müdafa

Notları Alan: Abdulkadir Çelebioğlu

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comentários


bottom of page