بِاسْمِهٖ سُبْحَانَهُ
وَاِنْ مِنْ شَيْءٍ اِلَّا يُسَبِّحُ بِحَمْدِهٖ
اَلسَّلَامُ عَلَيْكُمْ وَ رَحْمَةُ اللّٰهِ وَ بَرَكَاتُهُ بِعَدَدِ عَاشِرَاتِ دَقَائِقِ اَيَّامِ الْفِرَاقِ
Aziz, sıddık, mübarek ve hizmet-i Kur'âniye ve imaniyede ihlaslı, kuvvetli, dirayetli kardeşlerimiz!
Sûre-i Duhân'da,
حٰمٓۜـ﴿١ـ﴾ وَالْكِتَابِ الْمُب۪ينِۙـ﴿٢ـ﴾ اِنَّٓا اَنْزَلْنَاهُ ف۪ى لَيْلَةٍ مُبَارَكَةٍ اِنَّا كُنَّا مُنْذِر۪ينَـ﴿٣ـ﴾
denilerek delâlet edilen leyâli-i meşhûreden olan Leyle-i Berat'ınızı ruh û canımızla tebrik ve tes'id ederiz.
Rahmeten lil-Âlemîn Aleyhissalâtü Vesselâm Efendimiz'in şu kavilleri ehemmiyeti hâizdir: «Şaban ayının on beşinci gecesi olduğu zaman, gecesinde ibadete kalkın. Ve o gecenin gündüzünü oruç tutun. Çünkü o gece güneş batınca Allah Teâlâ (keyfiyeti bizce meçhul bir halde) dünyaya en yakın göğe inerek (o andan) fecir oluncaya kadar: “Benden mağfiret dileyen yok mu, onu mağfiret edeyim. Benden rızık isteyen yok mu, onu rızıklandırayım. (Bir bela ile) mübtela olan yok mu, ona kurtuluş vereyim. Şöyle olan yok mu? Böyle olan yok mu?” buyurur.»
(İbn Mâce, H. no: 1388)
Leyle-i Berat ile ilgili Nurlarda geçen yerler şu şekildedir:
«Kur'ân-ı Hakîm'in herbir harfinin bir sevabı var, bir hasenedir. Fazl-ı İlahîden o harflerin sevabı sünbüllenir, bazan on tane verir, bazan yetmiş, bazan yedi yüz (Âyet-ül Kürsî harfleri gibi), bazan bin beş yüz (Sure-i İhlas'ın harfleri gibi), bazan onbin (Leyle-i Berat'ta okunan âyetler ve makbul vakitlere tesadüf edenler gibi) ve bazan otuz bin (meselâ haşhaş tohumunun kesreti misillü, Leyle-i Kadir'de okunan âyetler gibi). Ve o gece bin aya mukabil işaretiyle, bir harfinin o gecede otuz bin sevabı olur anlaşılır. İşte Kur'an-ı Hakîm, tezauf-u sevabıyla beraber elbette müvazeneye gelmez ve gelemiyor.»
(Sözler, s. 346)
«...Leyle-i Berat, bütün senede bir kudsî çekirdek hükmünde ve mukadderat-ı beşeriyenin proğramı nev'inden olması cihetiyle Leyle-i Kadr'in kudsiyetindedir. Herbir hasenenin Leyle-i Kadir'de otuzbin olduğu gibi, bu Leyle-i Berat'ta herbir amel-i sâlihin ve herbir harf-i Kur'ân'ın sevabı yirmibine çıkar. Ve bu kudsî leyali-i meşhurede on binler, yirmibin veya otuz binlere çıkar. Bu geceler, elli senelik bir ibadet hükmüne geçebilir. Onun için elden geldiği kadar Kur'ânla ve istiğfar ve salavatla meşgul olmak büyük bir kârdır.»
(Şualar, s. 505)
«Elli senelik bir manevî ibadet ömrünü ehl-i imana kazandırabilen Leyle-i Beratınızı ruh u canımızla tebrik ederiz. Herbiriniz, şirket-i maneviye sırrıyla ve tesanüd-ü manevî feyziyle kırk bin lisanla tesbih eden bazı melekler gibi; herbir hâlis, muhlis Nur şakirdlerini kırkbin dil ile istiğfar ve ibadet etmiş gibi rahmet-i İlahiyeden kanaat-ı tâmme ile ümid ediyoruz.»
(Şualar, s. 505)
«Cenâb-ı Hak her bir gecesini sizin hakkınızda Leyle-i Mi'rac ve Leyle-i Berat ve Leyle-i Kadir kadar kıymetdar eylesin, âmîn.»
(Kastamonu Lâhikası, s. 86)
«Sizin Leyle-i Berat'ınızı ve gelecek Ramazanınızı tebrik eder ve bu gelecek Leyle-i Kadr'i hakkınızda ve hakkımızda bin aydan daha hayırlı olmasını ve defter-i a'malimize böyle geçmesini Cenâb-ı Hak'tan niyaz ediyoruz ve böylece, bayrama kadar
اَللّٰهُمَّ اجْعَلْ لَيْلَةَ قَدْرِنَا فٖى هٰذَا الرَّمَضَانَ خَيْرًا مِنْ اَلْفِ شَهْرٍ لَنَا وَ لِطَلَبَةِ الرَّسَٓائِلِ النُّورِ الصَّادِقٖينَ
duasını etmeye niyet ettik.»
(Kastamonu Lâhikası, s. 91)
Bir Leyle-i Berat tebriğinde de şu ifadeler geçer:
«Aziz Kardeşlerimiz Üstadımızın dualarına amin diyor, ders verdiği ve teşvik ettiği gibi bu gecede Kur’ân ile meşguliyetimizde ve Üstadımızın müjdelediği elli sene manevi ömrü kazandıracak a’mal-i salihaya muvaffakiyetimizi Cenab-ı Hakk’ın rahmetinden diliyoruz.
Muazzez Üstadımız bir derslerinde “Nasıl maddi hava fena ise, fena te'sir ediyor; manevi hava da bozulsa, herkesin, istidadına göre bir sarsıntı verir; şuhur-u selase ve muharremede alem-i İslam'ın manevi havası umum ehl-i imanın ahiret kazancına ve ticaretine ciddi teveccühleri ve himmetleri ve tenvirleri o havayı safileştiriyor, güzelleştiriyor, müthiş arızalara ve fırtınalara mukabele ediyor. Herkes o sayede ve sayesinde derecesine göre istifade eder. (Kastamonu Lâhikası, s. 65) diyorlar.
İnşaaAllah umum Nur talebelerinin hizmet-i imaniye ve Kur’âniyeye teveccühümüz, derslerimiz, dualarımız rahmet-i İlâhiyeden ümid ediyoruz ki kendi beratımıza vesile olacağı gibi memleketimizin havasını temizleyecek, safileştirecek ve alem-i islam ve vatanımız üzerindeki müthiş arızalar ve fırtınalara mukabele edecek.
Cenâb-ı Hak bu gece hürmetine yapacağımız duaları vatan, millet ve alem-i islam’ın selameti için kabul buyursun. Amin.
Hz. Bediüzzaman’ın hizmetkarı
Hüsnü Bayramoğlu»
Yine Nurlarda gecen diğer tebrikler şu şekildedir:
«Sizin geçmiş Leyle-i Mi'rac ve gelecek Leyle-i Beratınızı tebrik ediyoruz ve makbul dualarınızı rica ediyoruz.»
(Kastamonu Lâhikası, s. 152)
«Sizin Leyle-i Berat'ınızı ve gelen Leyali-i Ramazan-ı Mübareke'nizi tebrik ederiz. Cenab-ı Hakk'a yüzbinler şükür olsun ki, Risale-i Nur kendi kendine tevessü' ediyor. Her tarafta fütuhatı var. Ehl-i dalaletin hileleri onu durdurmuyor, bilakis çok dinsizler teslim-i silâh ediyorlar.»
(Kastamonu Lâhikası, s. 154)
«...mübarek Leyle-i Beratınızı ve gelecek Ramazan-ı Şerifinizi tebrik ederiz.»
(Emirdağ Lâhikası 1, s. 170)
«Üstadımız Leyle-i Beratınızı tebrik ediyor. Hem selâm ve dua ediyor.»
(Emirdağ Lâhikası 2, s. 231)
Üstâdımız Bediüzzaman Hazretleri’nin Talebelerinin geçmiş yıllarda neşrettikleri lâhikalardaki tebrikler de şu şekildedir:
«Allah-u Teâlâ’nın bu kadar ikram ve ihsanı karşısında Risale-i Nurları bütün dünya insanlarına duyurmak, okumak ve okutmak suretiyle insanların dünya ve ahiret saadetlerine vesile olmak bizim en büyük gayemiz, arzumuz ve emelimizdir.
İşte bu mübarek Berat gecesinde bize verilen ilahi nimetlere karşı bu mübarek geceyi ibadetle, zikirle, namazla, Kur’ânla ihya etmek suretiyle hamd ve şükrümüzü ifa etmeliyiz.»
«...Leyle-i Berat'ınızı bütün ruhu canımızla tebrik ederiz. Cenâb-ı Hak bu mübarek günler ve geceler hürmetine kusurumuzu affetsin, bizleri kendine kul kabul etsin, emanetini kabzetmek zamanına kadar emanetinde emin eylesin ve bütün beşeriyeti saran bu musibetten Âlem-i İslâm'ı rahmet-i ilâhiyesi ile muhafaza etsin.»
«İnşâallah umum Nur talebelerinin hizmet-i imaniye ve Kur’âniyeye teveccühümüz, derslerimiz, dualarımız rahmet-i İlâhiyeden ümid ediyoruz ki kendi beratımıza vesile olacağı gibi memleketimizin havasını temizleyecek, sâfileştirecek ve Âlem-i İslâm ve vatanımız üzerindeki müthiş arızalar ve fırtınalara mukabele edecek.
Cenâb-ı Hak bu gece hürmetine yapacağımız duaları vatan, millet ve Âlem-i İslâm’ın selâmeti için kabul buyursun. Âmîn.»
Bizler de Şefi'ü'l-Müznibîn Aleyhissalâtü Vesselâm Efendimiz gibi,
اَللّهُمَّ إِنَّكَ عَفُوٌّ كَرِيمٌ تُحِبُّ الْعَفْوَ فَاعْفُ عَنِّي
«Allahım! Sen çok affedicisin, affetmeyi seversin. Beni bağışla!»
(Tirmizî, Daavât, 84)
diye dua ediyoruz.
وَ الْحَمْدُ لِلّٰهِ رَبِّ الْعَالَم۪ينَ
عَلٰٓى اِنْعَامَاتِ اللّٰهِ عَلَيْنَا بِالْا۪يمَانِ وَ الْقُرْاٰنِ وَ بِرِسَالَةِ النُّورِ وَ بِلَيْلَةِ الْقَدْرِ وَ الْمِعْرَاجِ وَ الْبَرَٓائَةِ وَ الرَّغَٓائِبِ حَمْدًا بِعَدَدِ عَاشِرَاتِ دَقَٓائِقِ لَيْلَةِ الْقَدْرِ وَ لَيْلَةِ الْمِعْرَاجِ وَ لَيْلَةِ الْبَرَٓائَةِ وَ لَيْلَةِ الرَّغَٓائِبِ وَ عَاشِرَاتِ دَقَٓائِقِ شَهْرِ رَمَضَانَ وَ بِعَدَدِ حُرُوفَاتِ رِسَالَةِ النُّورِ الْمَكْتُوبَةِ وَ الْمَقْرُٓوئَةِ اِلٰٓى اٰخِرِ الزَّمَانِ
(Hizbü'l-Envâri'l-Hakaiki'n-Nûriye, Tahmidiye, s. 197)
Nurani Müdafa Heyeti
Comments